30 Kasım 2008

ELMALI TURTA



Merhaba,
Ufak ufak mutfağa dönmeye başladım :) Yoğunluk yine aynı ama herhalde kafam biraz daha rahat, kendimi dolabın önünde unlara, şekerlere bakıp “Ne yapsam?” derken bulmaya başladım yine.
Geçenlerde, hiç turta yapmadığımı fark ettim. Aslında turtayı çok severim, az hamurlu çok meyveli :) Benim gibi bir meyvesever için turtalar, tartalötler hep çekiciliğini korur. Nedense evde yapmamışım hiç. Bir de küçükken izlediğimiz çizgi filmler vardı (gerçi ben sıkılıkça hâlâ izlerim çizgi film ya, neyse), onlarda büyükanneler, anneler, turta yapar, üstünden dumanı çıkan kabarık turtalar cam içlerinde soğurken çocuklar beklerdi. Eh bizim büyükannelerimiz “apple pie” yapmadı hiç tabii. Belki de ondan, evde yapılacak bir şey diye düşünmemişim. Ben de başladım turta tariflerini okumaya. O kadar çok, o kadar değişik tarifler buldum ki, sanırım bu kış “turta kışı” olacak bizim evde. Onlarca tarif okuduktan sonra bir tanesini yapmaya karar verdim. Nasıl olduysa ölçüleri yanlış olan tek tarifi kullanmayı başarmışım :) Verilen ölçüdeki hamurun, ancak iki katı yeter turtaya. Sonuçta, içinde değiştirdim, hamuru bir şekilde idare ettim. Yani içini kendi yöntemimle yapıp, hamuru iki kat ölçüde yapınca gayet güzel ir turta elde etmek mümkün. Ben de size, doğru haliyle, tarifi yazayım. Çeşitli turta tabanı türleri var, bu kış hepsini deneyip, size yazacağım :)

Hamur için

3,5 bardak un
200 gr tereyağı
Tuz
Buzlu su

İç malzemesi

3 kaşık tereyağı
6 adet yeşil (ekşi) elma
Yarım bardak şeker
1 tatlı kaşığı tarçın
3-5 karanfil
Bir avuç ceviz

Üstüne sürmek için süt

Unu, bir tutam tuzla karıştırıp eleyin. Tereyağını ufak parçalara bölüp unla karıştırın. Mutfak robotunuz varsa, robotta karıştırmak iyi oluyor. yoksa elde de yoğurabilirsiniz. Bir kasede bol buzlu su hazırlayın. Un ve tereyağı karışımına bu sudan 14 kaşık ekleyin. Mutfak robotu kullanıyorsanız, suyu ekledikten sonra hamuru robotta alın. Ve 5 dakika yoğurun. Hamuru folyoya sarıp buzdolabında 30-40 dakika dinlenmeye bırakın.
Elmaları soyup, ince ince dilimleyin. Ekşi yeşil elmalardan yapmanızı tavsiye ederim. Yerken çok güzel olan tatlı elmalar, fırın tatlılarında aynı adı vermezler. Bir tencereye tereyağını koyup eritin, elma, tarçın, şeker ve karanfili ekleyip pişirin. Elmaları pişsin ama çok yumuşayıp dağılacak kadar haşlamayın. Suyunu salsa bile çekene kadar pişirmek için uğraşmayın. Fırında da kalacağı için hafif diri kalmalarında sorun yok. Aslında tarif pişirmeden fırına koyuyordu ama ben böyle yaptım ve sonuçtan çok memnun kaldım.
Turta kabınızı yağlayın. Hamurun yarısından biraz fazlasını unlanmış tezgaha alın. Turta kabının çağından biraz daha büyük açmak gerekiyor ki kenarlarını da kaplasın. Turta hamurunu açarken hamuru sıkça ters yüz edip, üstündeki fazla unu fırçayla alın. Sürekli çevirdiğiniz için açarken tezgaha yapışmıyor. Çevirmezseniz açtıkça uyguladığınız baskı yüzünden bazı yerleri yapışabiliyor. Bir de oklavayı ileri geri değil tek yöne doğru yuvarlamak önemli. İleri doğru yuvarladıktan sonra kaldırıp tekrar yuvarlayın. Açtığınız hamuru turta tepsinizin içine alın. Bu arada, hamuru o kadar açınca kaldırıp tepsiye koymak konusunda kendinize güvenmiyorsanız, açabildiğiniz kadar açıp turta kabına alın, elinizle kenarlara doğru yayın. Hiçbir şer turta yapmamıza engel olamaz ;) Hamuru fırın kabının içine hafifçe bastırarak yerleştirin. Kenarlarında taşan yerleri tepsinin kenarlarına doğru hafifçe bastırarak yerleştirin. Elmaları üzerine yerleştirin. İri kırılmış cevizleri serpiştirin. Suyunu saldıysa onu da üstüne dökün, ama turtanın kenarlarından taşmayacak kadar tabii :) Kenardan taşan hamuru hafifçe ıslatıp, hamurun kalanını açarak üstüne koyun.hafifçe bastırarak kenarların yapışmasını sağlayın. İçinde oluşacak buharın çıkabilmesi için üstteki hamuru keskin bir bıçakla yarın. Üzerine süt sürün.
200 dereceye ısıtılmış fırında hamur kızarana kadar 1 saat kadar pişirin. Sonra çıkarıp mutfak masanızda duran çizgi filmden fırlamış dumanı tüten turtaya bakıp mutlu olun :)

Bu arada, 6 elmayı soyunca epey kabuk çıkıyor. Ben onları ziyan etmeye kıyamam ;) Demlik veya cezvede (küçük bir tencere de olur) elma kabukları ve tarçını üstüne su koyup kaynatın. İşte size muhteşem bir elma çayı. Bu soğuklarda, herkesin boğaz ağrısı ve öksürükten yakındığı sırada, boğazı yumuşatmak için birebir :)

Afiyet olsun!

Etiketler:

19 Kasım 2008

Doğumgünü Sofrası


Merhaba,
Uzun zamandır yazamıyorum. Bunun iki sebebi var. Biri, düğünden sonra aldığım kilolar sağolsun, sebze, salata ve ızgara dışında yemek pişirmemeye çalışmam. Hele kekler, pastalar, kurabiyeler, özellikle uzak durmaya çalıştıklarım :) İkincisi çok yoğun çalışıyor olmam. Ara sıra değişik tarifler denesem bile, resimlerini çekiyorum ama sonra eklemeye vakit bulamıyorum. Ama bir şeyler yazmak istedim yine de. Tabii hâlâ bu sayfaya gelip bakan kaldı mı onu bilemiyorum :)
Yukarıda gördüğünüz, doğumgünümde evde hazırladığım sofra. Gördüğünüz gibi sıcaklar yok. Arkadaşlarımı akşam çağırdım. Daha çok meze ve zaytinyağlı tarzı yemekler hazırladım. Açık büfe tadında :)
Masadakiler: Mercimek köftesi, Çerkez Tavuğu, Kuru Börülce Salatası, Tavuklu spiral börek, Zeytinyağlı Sarma, Makarna salatası, Fesleğenli Patates Salatası ve Kabaklı-Havuçlu meze.


Bunlar içinden sunmayı en sevdiğim patates salatası sanırım. Çaya misafir geldiğinde de güzel oluyor. Bildiğiniz patates salatası malzemeleri aslında. Ama patatesleri haşladıktan sonra, eziciyle veya çatalla ezerek püremsi bir hale getiriyorsunuz. Zeytinyağı, tuz, karabiber, sarımsak tozu ve limonu koyarak karıştırıyorsunuz. Ben içine bol fesleğen koyuyorum. Taze fesleğen ama. Fesleğen, dereotu, taze soğanı doğrayıp ezilmiş patetesin içine kaşıkla karıştırıyorum. Yani onlar ezilmeyecek içinde :) Sonra bir kek kalıbına streç film yayıyorum. Streç film kenarlardan epeyce taşsın çünkü patatesi içine koyarken aşağı çekiyor streç filmi. Patates karışımını içine koyup bastırıyoruz ve üstünü düzeltiyoruz. Buzdolabında 1-2 saat bekledikten sonra, servis tabağına ters çevirerek kalıptan çıkarıyoruz. Ben üstünü kırmızı biberle süslüyorum. Bildiğimiz patates salatasının farklı bir sunumu, böyle günlerde yemesi ve servisi de daha kolay oluyor.

Bir de kabaklı-havuçlu mezeyi çok seviyorum. Bu oldukça basit, çok çabuk yapılabilen bir meze. 1 kabak ve 1 havucu rendeleyip, zeytinyağı ve 3 diş rendelenmiş sarımsakla tavada kavuruyoruz. Suyunu çektikten sonra, 3-5 kaşık yoğurt, dilerseniz çok az mayonez ve tuzla karıştırıyoruz. İçine iri çekilmiş ceviz ve ince doğranmış dereotu da ekliyoruz. İşte meze hazır. Soğuk olarak servis ediyoruz. :)

Afiyet olsun!

Ah, bu da pastam :)

Etiketler: