12 Kasım 2005

KİTAPLAR VE BEN



Sibel kitaplarla ilgili bir şeyler anlatmakta kendisine katılmamı istemiş, yani beni sobelemiş :) Aslında bu, benim için çok çok uzun yazılabilecek bir konu. Çocukken bana hediye diye bebek getirenlere somurtup “ben kitap istiyordum” diyen, bütün bayram harçlıklarını biriktirip üstüne kasımda kitap fuarına denk gelen doğum günü sebebiyle hediye istemediğini ve hediyeye verecekleri parayı bana vermelerini söyleyip kitap fuarında kendini kaybeden biri olarak kitaplarla ilgili konuşmaya başladığımda duramayabilirim. İlkokuldan beri çevresindekiler tarafından çok kitap okumasıyla anılan biri olmam babamın her gece baş ucumda okuduğu Heidi’yle başladı sanırım… Her gece kaldığı yerden devam etmesiyle… Sonra işler çığırından çıktı tabii ;) Şimdi elimden geldiğince soruları yanıtlamaya çalışayım.

En son aldığın kitaplar ?
Genelde evde okumadığım kitaplar olur ve tam kitap alacakken onları düşünür ve kendimi durdururum ve böylece bir iki kitap alarak çıkmayı başarırım :) Son aldığım kitapları hatırlamaya çalışayım…
*Tarihçi – Elizabeth Kostova
Bu kitabın arkasını okuduğumda keyif alabileceğim bir roman olduğunu düşündüm. Başta iyi gidiyordu ama sonra ilgim dağılmaya başladı. Beklediğim gibi olmadığını söyleyebilirim. Veya en azından bu aralar bana uygun bir kitap değilmiş. Tabii almak isteyenlerin şevkini kırmak istemem, arkasındaki yazı ilginizi çektiyse içinde okumanıza değecek şeyler var.

*Hesiodos: Eseri ve kaynakları – Azra Erhat & Sabahattin Eyüboğlu
Bu anlaşıldığı üzere bölümümle ilgili bir kitap. Eserlerle ilgili büyük hocaların yorumlarını okumaktan çok keyif aldığımı söyleyebilirim.
*Geçen gün kitapçıda bakıp da almadan çıktığım, dolayısıyla sırasını bekleyen kitaplar ise: Kraliçe Loana’nın Gizemli Alevi (Umberto Eco), Moravagine (Blaise Cendras) ve Amat (İhsan Oktay Yanar).
Kaç kitabın var?
Bu soruya cevap verme imkanım yok. Hiç saymadım ve şimdi saymaya başlamak için oldukça geç ;) Geçen gün kardeşim evde kalan ve haliyle benden ona geçmiş olan odasında duran kitaplarımın dolaplarını çökerttiğinden yakınıyordu. Ona okumasını önerdim. O da bana “o dolapları çökerten kitaplar bana ne yapar biliyor musun?” diyerek uzun süre kendimize gelemeyecek kadar gülmemize sebep oldu. Tabii bir depo tutma imkanım olmadığı için canım kardeşimin bu talihsizliği bir süre daha devam edecek :)
En son okumakta olduğun kitap?
Bu aralar daha çok alanımla ilgili kitaplar okuyorum. Veya şöyle diyebilirim: Okumam gereken kitapları okumak tüm vaktimi alıyor. Yukarıda bahsettiğim Hesiodos’un yanında Tacitus’un “Agricola’nın Hayatı” isimli eserini okuyorum. Bunların arasında bir şey okumak istediğimde evdeki şiir kitaplarına gidiyorum. Bir de daha önce aldığım Albert Camus’nün “Caligula and Other Plays” kitabında okumadığım oyunları okuyorum.


En çok etkilendiğin 4 kitap?
Bu da zor bir soru. Belki bunu dört yazar olarak genellesem daha kolay olur. Bazı insanlar vardır, okudukları, seyrettikleri şeyleri kelimesi kelimesine hatırlarlar. Ben de böyle bir yetenek yok. Hatta kendi kütüphanemde duran kitaplara bakarken okuyup okumadığıma emin olamadığım kitapları uzunca incelemem gerekebiliyor. Fakat insanın okuduğu her kitap, izlediği her film onu önce olduğundan biraz daha farklı biri yapar diye düşünüyorum. Yolunuza devam ederken o kitaptan bir şeyler mutlaka sizde kalmıştır. Ama elimden geldiğince eleyerek, okuduğum dönemde hayatımda sekmeler yaratan ve okuduğumda kendimi daha tamamlanmış hissettiğim, bende yer eden veya çok keyifle okuduğum dört kitabı yazmaya çalışayım.
*J. P. Sartre, Akıl Çağı
*Milan Kundera, Yaşam Başka Yerde
*Ayn Rand, The Fountainhead (Yaşam Pınarı)
*Shakespeare, Hamlet

3 Comments:

Blogger Çileksuyu Sibel said...

selam tugce,keyifle okudum,ne kadar sansliymissin baban kitap okurmus sana.bana kimse kitap okumadi ama nedense seviverdim kitaplari,kimse bizim ailede kitap kudu degildir benim disimda.kitaplarin da cok ilginc gozukuyorlar,her kitabin,filmim insanlara birsey kattigina bende cok inaniyorum,hatta bazen kahramanlarina benzetiyorum kendimi,aklimda bazen beni yansitan cumleler kaliverir,bazen hatirlamam bile sonunu.sevgimle:)

16:21  
Blogger Sibel said...

Tuğçe paylaştığın için teşekkürler! Akıl Çağı'yla başlayan Sartre üçlemesi beni de epey sarsmıştı. Sartre da beni büyüleyen ve iz bırakan yazarlar arasındadır! Benim de daha almak ve okumak istediğim o kadar çok kitap var ki! Tam bir kitapoburuyum sanırım, doyacağımı da hiç sanmam:)

16:30  
Anonymous yemek tarifleri said...

guzel bir tarifmis. tebrik ederim.

17:12  

Yorum Gönder

<< Home